60 Yaşından Sonra Optimal Sağlık İçin Egzersiz Yerine Harekete Odaklanın


Gün boyunca nasıl hareket ettiğinizi düşünmek için ne kadar zaman harcıyorsunuz? İstediğiniz sağlık sonuçlarını alamıyorsanız, hareketiniz muhtemelen çok büyük bir faktördür!

Hareket bir kolaylık meselesine iner. Günümüzde günlük görevleri yerine getirmek için daha fazla hareket etmek bir rahatsızlık olarak görülüyor. Elektronik mutfak aletlerinden telefonlara, araçlara kadar hayatımızı kolaylaştırma amacına hizmet eden cihazlara artık ulaşabiliyoruz.

Ancak bu cihazların yaptığı şey, kaslarınızın çalışmasını dışsallaştırmak, kendi vücudunuzun işini dışarıdan temin etmektir. Ürünlerinizi “yükseltmek” genellikle gün boyunca daha az iş yapmanıza neden olur.

Ancak, bu “kolaylıklar” büyük bir dezavantajla birlikte gelir.

Hareketiniz sadece fiziksel sağlığınızı değil aynı zamanda zihinsel sağlığınızı ve esenliğinizi de etkiler. Bir fizyoterapist olarak işimin odak noktası, bir kişinin yaşam kalitesini hareket yoluyla iyileştirmektir. Yıllar geçtikçe, ortak bir tema fark ettim.

Zihniyet değişti ve hareket, dolu ve sağlıklı bir yaşamın gerekli bir parçası olmaktan çok “uygunsuz” olarak görülüyor. Hayatınızı geri almanın ilk adımı, zamanla sağlığın azalmasına katkıda bulunan bu zihniyeti tersine çevirmeyi içerir.

Optimum sağlık için, basit tutabilir (basit her zaman kolay olmasa da) ve algılanan kolaylıkları rahatsızlıklarla değiştirerek günlük yaşamınıza daha fazla hareket katmaya başlayabilirsiniz.

Zamanla bu, hareketsiz bir yaşam tarzını telafi etmek için ayrı egzersiz ihtiyacını ortadan kaldırır. Bu ilk başta mantıksız görünebilir, ancak uzun vadede daha iyi sağlığa katkıda bulunur.

Düzenli bir hareket pratiği benimsemek, başlamak için harika bir yerdir. Bir hareket pratiğinin yol gösterici ilkelerine dair temel bir anlayış, doğru adımla başlamanıza yardımcı olacaktır.

Hareket, yemek ve su gibi insanlar için fizyolojik bir ihtiyaçtır. Yemek gibi, hareketimiz de yüksek kalitede olmalı ve çeşitli “hareket besinleri” sunmalıdır. Ancak modern yaşam ve çevremiz genellikle tekrarlanan hareket kalıplarına ve çeşitlilik eksikliğine neden olur.

Harekete, gün boyu çalışılacak ve gerçekleştirilecek bir şey olarak değil, yoldan çekilmemiz gereken bir şey olarak bakma eğilimindeyiz.

Sağlıklı kalabilmemiz için diyetimizin çeşitli vitamin ve minerallerden oluşması gerektiği gibi, hareketimizin de çeşitliliğe ihtiyacı vardır.

Aynı hareket kalıplarını her gün tekrarlamak vücudunuzun belirli hücrelerini aç bırakabilir ve kas dengesizliklerine yol açabilir. Bu da vücudun belirli bölgelerinde hareketsizliğe yol açar. Hareketin gerekli olduğunu düşünmeye başlayın ve pratik yaparak onu gününüzün daha büyük bir odak noktası haline getireceksiniz.

Hareket bilimi, günlük “egzersizin” önemine ve en iyi egzersiz türünü neyin tanımladığına odaklanır. Ancak yolun bir yerinde, “hareket” ile “egzersiz” aynı şey olmadığını unuttuk.

Egzersiz, modern çevremizin insan vücudu üzerindeki olumsuz sonuçlarına yanıt olarak yaratıldı. Olanaklar hayatımızı kolaylaştırmaya devam ettikçe, vücudumuz, diyabet, obezite ve diğer kronik hastalıkların giderek artan oranlarına yol açan rahatlığın etkilerinden muzdariptir.

Bu etkileri geri almak için yeni bir egzersiz bilimi alanı yaratıldı ve yan ürün, günlük egzersize yapılan vurgu oldu.

Günlük önerilen minimum Günde 30 dakikalık orta düzeyde fiziksel aktivite, günün geri kalan 23,5 saatinde hareketsiz kalmanın etkilerini “geri almaz”.

Egzersizi kullanmanın amacı, gün boyunca daha büyük doğal hareketler kullanmanıza izin vererek yeni hareketlilik ve güç bulmaya çalışmak olmalıdır.

Hareket bilimi tartışması çok kutuplaştı ve “hareket” tanımları daraldı. Bu, toplumumuzu, tüm insanların “hareket ettirici” olarak görülmesi yerine “egzersiz yapanlar” veya “egzersiz yapmayanlar” olarak ayrıldığımızı hissettiriyor.

Hareketimiz farklıdır: bazılarımız hareketi evlerimizde ve topluluklarımızda dolaşmak için bir araç olarak kullanırken, diğerleri CrossFit Oyunlarının en yüksek seviyelerinde yarışır. Ancak ortak nokta, hareketin tüm bireyler için gerekli olmasıdır.

Hareket, Olimpiyatlarda yarışanlardan tıbbi açıdan en tehlikeli bireylere kadar herkes için önemlidir. Amacınız ister banyonuza güvenli bir şekilde yürüyebilmek, ister yüzlerce kiloyu kaldırmak olsun, hareketleriniz önemlidir.

Bütün bunlarla birlikte, biraz hareket her zaman hiç hareket etmemekten iyidir. Ancak, tüm hareketler eşit yaratılmamıştır.

Gün boyunca 3-5 mil yürürseniz, vücudunuz en sağlıklı biçimde çalışır. Dolaşımınız, bağışıklığınız ve kemiklerinizin gücü, yürümek gibi faydalı aktiviteler için kaslarınızın işlevine bağlıdır.

Diğer hareketler vücudunuzun yürüme ihtiyacının yerini alamaz; ancak ek olarak kullanılabilirler. Örneğin, bisiklete binmek, vücudunuz için yürümekle aynı deneyim değildir, ancak bu, o zamanı koltukta geçirmekten nesnel olarak daha iyi bir aktivitedir.

Benzer bir şekilde, bir koşu bandında yürümek, yer üstünde yürümekle aynı şey değildir. Tüm hareketlerin aynı olmadığını kabul etmek, daha iyi hareket ettirici olmanın temel bir bileşenidir.

Hareket karmaşıktır ve yine de çok basit bir kavramdır. Hareket konusunda çoğumuzun düşündüğünden daha fazla nüans var. Hareketi veya egzersizi “iyi” veya “kötü” olarak tanımlamak kadar kolay değil.

Her şey hedeflerinize bağlı. Amacınız Tour de France’ı kazanmaksa, bisiklet sürerek pratik yapın. Amacınız kalçalarınızın kemik yoğunluğunu artırmaksa, yer üstünde yürümek en iyi seçimdir.

Artık hareketin temellerini anladığınıza göre, kendi hareket pratiğinizi oluşturmaya başlayabilirsiniz. Vücudunuzun nasıl hareket ettiğinize uyum sağladığını anlamak ilk adımdır. Oradan, nerede değişiklik yapmanız gerektiğini öğrenmek için kendi hareketlerinizi gözlemlemeye başlayabilirsiniz.

Bugün nasıl hareket edebilirsiniz? En son ne zaman adımlarını saydın? Gün içinde fazla hareket etmediğinizde kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Hareket pratiğinizi nasıl geliştirebilirsiniz? Haydi sohbeti başlatalım!




Kaynak : https://sixtyandme.com/for-optimal-health-after-60-focus-on-movement-instead-of-exercise/

SMM Panel PDF Kitap indir