Karadeniz’de doğa talanına karşı verilen mücadeleden esinlenen çocuk romanı “Yeşil Vadinin Korkusuz Çocukları”nın yazarı Demet İkinci, “Romanımda, kahramanlarıma, çocuk olduklarını anımsatmadan bir sorunun hikâyesini anlattırmayı denedim” diyor.
NİSA MINIK
Karadeniz ilk önce elde etmek üzere ülkenin derhal her köşesinde doğa talanına aleyhinde halkın verdiği mücadele, çocuk edebiyatında da yer buldu. Demet İkinci göre kaleme alınan ve Kırmızı Kedi Çocuk Yayınları’ndan çıkan “Yeşil Vadinin Korkusuz Çocukları” bu mücadelelerden esinlenilerek kaleme alınan ilk çocuk romanı oldu. Aslında bir dayanışma öyküsü olan roman, yaşları 9 ile 14 aralarında değişen on dört çocuk ile bir köpeğin üç güne sığan, oyun ve hayat alanlarını kaybetmemek için verdikleri eğlenceli mücadeleyi anlatıyor.
Karadeniz’in engin yeşilliğinde bir vadi, kahramanların neredeyse bütün günlerini geçirdiği bir oyun alanıdır. Yaşam çocuklar için tam da olması gerektiği gibi çok eğlenceli geçiyorken birdenbire hiç beklemedikleri bir şeyle karşılaşırlar; her şeyi aniden daha alçak üstteki eden iş makineleri… Oysa, hiçbirinin sahayı ve ormanı meslek makinelerine bırakmaya niyeti yoktur. 7’den 70’e bütün mahallelinin de çocuklara takviye vermesiyle birlikte kahramanlarımız için son derece eğlenceli bir uğraş başlar. Terbiye, neşe ve eğlencenin hoyratlıkla karşı karşıya geldiği bu çekişmede, şampiyon kim olacaktır?
ÇOCUK OLDUKLARINI ANIMSAMADAN
Topluluk bir ailede kesintisiz ikiziyle karıştırılarak büyüdüğünü söyleyen Demet İkinci, çocukluk anılarının romanını zenginleştirdiğini söylüyor. Çocuk dergilerinde kısa hikâyeleri yayımlanan İkinci, romanı ve çocuk edebiyatı konusunda şunları söylüyor: “Neşe, gösteri ve merak çocukluğun en temel doğasıdır. Bu doğayı yok sayan, çocuklara ne yapacaklarının belletildiği, didaktik metinlerden oluşan çocuk edebiyatı fazla şükür ama bundan böyle eskilerde kaldı. yine de kurmaca hikâyelerin, çocuk gerçekliğinden uzaklaşmış olduğuna dair bir sezgi var. Ancak çocukların düşsel evreninin -köreltilmediği sürece- tanımlamalara, açıklamalara, tariflere ihtiyacı yoktur; onlar yalnızca bilirler ve hissederler. Uçan ejderhalar, konuşan hayvanlar… Bunlar masalsı öğeler gibi görünmekle birlikte tam da onların gerçekliğidir. Ejderhanın gerçekten var olmadığını bilirler; onlar ejderha karakterinin duygularını, düşüncelerini, maceralarını merak ederler.” İkinci, “Yeşil Vadinin Korkusuz Çocukları’nda kahramanlarım, ejderhalarla karşılaşmasalar da heyecanlandırıcı bir maceranın içinde buluyorlar kendilerini. Romanımda; yaşadıkları bu özgün macera yoluyla kahramanlarıma, çocuk olduklarını anımsatmadan ve sınırsız hayal evrenin kapılarını aralayarak, onların geleceği için de çok manâlı olan bir sorunun hikâyesini anlattırmayı denedim” diyerek sözlerini sürdürüyor. İkinci, kitabının çocukların eğlenip, neşelenirken bir yandan da ülkelerinin geleceğini dert eden bireyler olarak yetişmesini isteyen ebeveynlerin bu isteğine cevap vereceğine inanıyor.